Özgürlüğümüzü en fazla ne kısıtlıyor diye düşündüğümde…
Bizim toplumumuz için benim bulduğum yanıt: Duygusal yaptırımlar…
Davranışlarımıza, tepkilerimize, karakterimize sinmiş duygusal yaptırım uygulamak. O kadar yaygın ki, anlatmaya bile gerek yok ama gene de açıklayayım: ‘İstediğimi yapmazsan karşılığını duygusal tatsızlık olarak alırsın, senin de duyguların alt üst olur, o nedenle istediğimi yap !’
Duygusal yaptırıma eşlik eden maddi yaptırımlar da var çoğu zaman. Ancak öncelik neredeyse hep duygusal yaptırımlarda…
İş hayatında, karı koca ilişkilerinde, kayınvalde gelin/damat ilişkilerinde, komşuluk ilişkilerinde, siyaset ilişkilerinde hatta dünya görüşümüzü şekillendirirken çok yoğun bir duygusal yaptırım yağmuru altındayız. Bu yoğunluk, bizi olabileceğimizden daha mutsuz ve daha az ‘özgür’ insanlar yapıyor.
Elimde sihirli bir değnek olsaydı, insanlar arasındaki duygusal yaptırımları azaltmak isterdim.