Bir başka insana fiziksel zarar verme tanımında anlaşmak nispeten kolaydır. Ancak manevi zarar verme tanımında anlaşmak zordur.
İnsanlar ve topluluklar, manevi zarar gördükleri alanları (‘hassas’ oldukları alanları) kendileri geniş geniş ve öznel tanımlayarak başkalarının özgürlüğünü kısıtlayabilirler.
Bu nedenle ‘özgürlük’, olabildiğince dar ‘hassasiyet’ alanları ister.
Hassas olunan konularda korkudan dikkatli olmak özgürlüksüz bir ortama, nezaketen özen göstermek uygar bir ortama işaret eder.